2.9 – The Social Network(2010) – 94
3.9 – Little Women(2019) – 89
4.9 – Match Point(2005) – 97
8.9 – Leon extended (1994) – 80/75 ????????
13.9 – When We Were Kings(1996) – 90
19.9 – Awakenings(1990) – 82
21.9 – Lost in Translation(2003) – 92
25.9 – Little Miss Sunshine(2006)- 90
30.9 – Being John Malkovich(1999)- 95
Bu ay geçen aya kıyasla daha az film izledim ama izlediğim filmler genel olarak çok iyidi. Yine daha çok amerikan sinemasına kısıtlı kaldım ancak kaliteden ödün vermedim.
The Social Network uzun süre önce izlediğim bir filmdi ve tekrardan izlemek istiyordum. Hatırladığımdan da iyi çıktı, çok başarılı bir film. 2010’ların en iyi filmlerinden.
Lost In Translation da uzun süre önce izlediğim filmlerden biriydi. Filmi zamanında çok beğenmiş olsam da aslında yeniden izlemek gündemimde yoktu, ancak kız kardeşimin filmi izlediğini görünce ona eşlik etmeye karar verdim. Süper oyunculuklara ek olarak harika da bir senaryosu var.
Uzun zamandır listemde olan Leon’u da izledim, Allah affetsin çok güldüm. Yani komedi olarak başarılı buldum, ancak bunu bilerek yaptıklarını sanmıyorum. Genel itibariyle absürt geldi, ama duygusal olarak etkilendiğim az da olsa oldu herhalde.
Beni en çok etkileyen film ise Match Point oldu, bu ay izlediğim en iyi film. Üstüne yazdığım yazı da muhtemelen şimdiye kadar bu sitede yazdığım en iyi yazı oldu, üstünde saatlerce uğraştım.
Kapanışı da yine uzun süredir listemde olan Being John Malkovich ile yaptım. Film inanılmazdı, izlediğim süre boyunca sürekli olarak ben ne izliyorum diye düşünüyordum. Bir şekilde tam artık daha ileri gidemezler derken bir şekilde daha da absürtleşip şaşırtmayı başardı, çok beğendim. Filmi kesinlikte tekrar izlemem lazım bir ara. Çok fazla temayı işliyor film, ki bunların hepsinden ayrı film çıkar, ve bir şekilde hepsinin de altından kalkmasını başarıyor. Gerçekten ilginç bir deneyimdi, belki üstüne sonradan yazı da yazarım